Öncelik Müşteri Değil Arı
İkipınar Arıcılık olarak üretimde önceliği arılara veriyoruz.
Doğal Çevre Sağlıklı Arılar
Arılarımız iyi olursa ancak üretim yapabiliriz. Arılarımızın iyi olması için de onlara en doğal şartları sağlıyoruz. Arılığımızın yakınında hiçbir atık, zehirli gaz, zirai ilaçlama yapılan tarım alanı, otoyol ve benzeri hiçbir yapı yok.
Bu sayede arılarımız tamamen doğal ve temiz bir ortamda yaşamlarını sürdürüyorlar. Tek başına bu faktör bile hastalık/zararlıların bulaşma ihtimalini hayli düşürüyor. Arılarımızın bağışıklık sistemini güçlü tutmak için öncelikle kendi ürettikleri baldan arılara fazlasıyla bırakıyoruz.
Arının Poleni Arınındır
Topladıkları polenleri tamamen kendilerine bırakıyoruz çünkü polen arılar için çok önemli bir besin maddesi. Bu yüzden polen ticareti yapmayı doğru bulmuyoruz. “Peki o zaman ballarını neden alıyorsunuz?” sorusu gelebilir aklınıza. Bunu açıklayalım. Bal arıdan sezon boyu alınan bir ürün değildir. Sezon sonu bakarız eğer fazla varsa alırız. Arıya yetecek kadar varsa o bal alınmaz. Polen ise sezon boyu alınabilen bir üründür. Sezon başında polenlerini alıp sattık diyelim. Sonra mevsim istediğimiz gibi gitmez ve polen kaynakları bir anda tükenirse arıların polensiz kalma tehlikesi var. Polen arıların protein, vitamin, mineral ve yağ ihtiyaçlarını karşılayan hayati bir besindir. Polen yoksa ana arı yumurta atmaz, var olan arılar beslenemez.
Biz polenin bol olduğu zamanlarda her kovandan az miktarda polen alıyoruz. Bunu da doğada polenin tükendiği zamanlarda polen keki yaparak arılara veriyoruz.
Ayrıca arılarımızın sularına probiyotik katarak bağışıklık sistemlerini takviye ediyoruz.
Önleyici Tedbirler
Türkiye’de çoğu arıcının korkulu rüyasıdır hastalık ve zararlılar. Hastalık ve zararlılarla mücadelede önleyici tedbirlerimiz çok işe yarıyor. Bu tedbirler sayesinde hastalık ve zararlılar bizim korkulu rüyamız değil.
Doğal ve Biyolojik Mücadele
Nadiren görülen hastalık ve zararlılarda da doğal ve biyolojik mücadele yöntemlerinden faydalanıyoruz. Biyolojik mücadelenin de ilk adımı doğayı ve doğal dengeyi korumaktır. Bir örnekle açıklayalım: Çoğu arıcı eşek arılarından kurtulmak için çeşitli ilaçlar kullanır, tuzaklar kurarlar.
Biz eşek arılarını öldürmek için herhangi bir yöntem kullanmıyoruz. Çünkü eşek arıları sanıldığı gibi bal arılarının düşmanı değil. Eğer öyle olsaydı insanoğlu Dünya’da yokken on milyonlarca yıl boyunca eşek arıları bal arılarının neslini tüketirdi. Bal arılarının nesli her geçen yıl azalıyor fakat bu eşek arıları yüzünden değil, insanoğlu yüzünden.
Peki arıcılarımız neden eşek arılarını sevmezler? Eşek arıları güçsüz kovanlara girerek o kovanlarda kalan bir avuç arıyı öldürürler ve kovandaki balları, larvaları yuvalarına taşırlar. Fakat şöyle bir gerçek var ki eşek arıları olmasaydı da o zayıf kovan kendini devam ettiremeyecekti.
Eşek arıları güçlü bir kovana asla giremezler. Özellikle kovan giriş delikleri de daraltılmışsa eşek arılarının güçlü bir kovan karşısında hiç şansı olmuyor. Giremeyeceklerini anlayınca geri çekiliyorlar. Eşek arılarına karşı en iyi mücadele yöntemi kendi arımızı güçlü tutmaktır.
Kendi arımız güçlüyse eşek arıları bize zarar değil fayda getirirler. Peki nasıl bir fayda getirir eşek arıları? Öncelikle eşek arıları olmasaydı kımıl zararlısından tarım ilacı yetişmezdi ve arıcılık ürünleri de kimsenin umrunda olmazdı. Herkes buğdayın, ekmeğin peşinde olurdu.
Eşek arıları ayrıca güve nüfusunu kontrol altında tutarlar. Güve arıcılıkta büyük bir problemdir. Eşek arısı nüfusu azalırsa güve nüfusu artacak.
Ayrıca sinek ve sivrisineklerden de geçilmezdi. Sürdürülebilir bir doğal yaşam için tüm canlılara karşı aynı hassasiyetle yaklaşmamız gerekiyor. Arıcılıkta Ayı İle Mücadele konusunda da aynı hassasiyetle düşünüyoruz, kirpiler konusunda da, karıncalar konusunda da, eşek arıları konusunda da.
Arılardan az ürün alıyoruz fakat öz ürün alıyoruz. Tüm işlemlerde hijyene, temizliğe ayrıca önem veriyoruz. Kovan temizliğinde bile probiyotik içerikli doğal solüsyon kullanıyoruz.
Hastalık ve zararlılara karşı aldığımız önleyici tedbirler sayesinde hem arılarımız daha mutlu, hem biz daha mutluyuz, hem de tüketicilerimiz daha mutlu.
Doğa İle Uyumlu Arıcılık
Doğa ile uyum içinde arıcılık felsefemiz sayesinde hem arılarımız mutlu, hem eşek arıları mutlu, hem kirpiler mutlu. Ayısı, tavşanı, kirpisi, arı kuşu… Hepsi mutlu olunca biz de mutluyuz.